|
||||||||||
DİKKAT BU ÜRÜN STOKLARIMIZDA GEÇİCİ SÜRE İÇİN KALMAMIŞTIR LÜTFEN SİPARİŞ VERMEYİNİZ Limon 40-60 cm poşette henüz meyvesi yoktur Limon yetiştiriciliği Anavatanı Çin, Güneydoğu Asya ve Hindistan olan turunçgiller genel olarak tropik ve subtropik iklim alanlarında yetişebilmekte, sıcaklığın -4 ºC.nin altına düşmediği yörelerde ise ticari anlamda yetiştiriciliği yapılabilmektedir. Ülkemizde, 2,3 milyon tona ulaşan narenciye üretimi Akdeniz ve Ege Bölgesinde, sahil kesimlerinde yetişmektedir. Ülkemizde elma ile üzümden sonra en fazla yetiştirilen ve aynı zamanda en çok ihracatı yapılan meyve turunçgildir. Ticari anlamda üretim incelendiğinde gerek Türkiye, gerekse dünyada portakallar, limonlar, mandarinler ve altıntoplar en çok üretimi yapılan türlerdir.
EKOLOJİK İSTEKLERİ
Turunçgil yetiştiriciliğini sınırlayan en önemli etken sıcaklıktır. Gerek düşük, gerek yüksek sıcaklıklar meyve verimliliği ve kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Hava sıcaklığı tehlikeli noktaya düşmediği halde meyilli arazi ve vadi içlerinde don zararı görülebilir. Soğuk hava; önünde engel bulunan yerlerde ve tabanlarda birikerek bir “don gölü” oluşturur. Soğuk havanın yığıldığı böyle arazilerde soğuk ve don zararı görülebilir.
Bitkilerin dona hassasiyetleri farklıdır. Bu durum;
göre değişir.
Narenciye ağaçları 12-13º C de gelişmeye başlar. 25-26º C de en hızlı gelişme olur, 32º C den sonra yavaşlar ve 39º C de durur. Tomurcuk, çiçek ve küçük meyveler sırasıyla yanar. Yüksek sıcaklıkta aşırı su kaybı yaprakların ölümü ve meyve dökümüne neden olur. Aşırı rüzgar buharlaşmayı arttırır, meyveler kaba bünyeli, kalın kabuklu olur. Fidan dikiminden önce, bahçe kenarına, rüzgar kıranlar dikilmelidir. (Örn: Selvi) Oransal nem fazla ise hastalık ve zararlılar artar, az ise göbekli portakallarda, göbek kısmında dışa fırlama görülebilir. Yüksek sıcaklığa en fazla dayanan tür mandarinlerdir. Meyve renklenmesi için sıcaklığa gereksinim vardır. Satsuma en iyi kabuk rengini 15-20º C de alır. Turunçgiller içinde soğuğa dayanımın türlere göre sıralanışı;
1. Üç yapraklı 2. Mandarin 3. Turunç 4. Portakal 5. Altıntop 6. Limon Turunçgil ağaçlarının ve meyvelerinin soğuğa dayanımı farklıdır. Dayanıklılık oranları azdan çoğa doğru aşağıdaki gibidir.
Ağaçlarda Meyvelerde Limon Limon Altıntop Mandarin Portakal Portakal Mandarin Altıntop
Limon -8 ºC’de, Portakal -9 ºC’de, Mandarin ağaçları ise-12 ºC’de tamamen ölebilir. Don zararı ağacın üzerindeki meyve yüküne göre değişir. Ürün fazla ise bitki, besin elementlerini daha fazla kullandığı için dayanma gücü azalır. Az verim yılında ya da dinlenme dönemi içinde olan bitki daha az zararlanır. Tam çiçekte oldukları dönem bitkiler daha hassastırlar. Aşırı soğuk havalarda budama yapmamak gerekir. Yeterince sulanmamış ya da geç sulanmış bahçelerle taban suyu yüksek arazilerde tesis edilen bahçeler don zararından daha çok etkilenirler. Hastalık ve zararlılar da direnci azaltan etmenler arasındadır. Don zararı gövdelerde çatlamalara neden olur. Yapraklar ise kıvrılır, koyulaşır,yağlı görünüm alır, limonlarda aşağı doğru sarkar, erken dökülür. Meyvelerde kabuk beneklenir, dokular parçalanır, (limonlarda meyve içi boşalır ve bitki kaynar suya sokulmuş gibi görünüm alır.),meyve suyu çekilir,usare tulumcukları patlar, şeker oranı azalır. Alınacak önlemler; Bahçe sıcaklığının artırılmasını sağlayabilmek için Yağmurlama sulama, Rüzgar makineleri ve bahçe sobaları kullanılabilir.Dumanlama ve sislemeden yarar sağlanabilmesi için sıcaklığın -3ºC ile -4ºC den aşağı inmemesi gerekir.
TOPRAK İSTEKLERİ Taban suyu seviyesi 1.5-2 m.nin altında orta bünyeli (kumlu-tınlı,killi-tınlı), gevşek, zengin, havadar,yapıda ,su geçirgenliği iyi olan topraklar turunçgil yetiştiriciliği için uygundur. Ayrıca toprak PH’sı 5,5-6 olması idealdir. Turunçgillerde emici köklerin %85-90 kadarı toprağın 0-90cm’lik katmanında bulunur.Genel olarak saçak kökler 5-120cm’de bulunur. Turunçgil kökleri yatay olarak 7.5 metreye kadar yayılabilirler.Dikim öncesi en az 120 cm.ye kadar toprak örneği alınmalı ve sonucuna bakılarak uygunsa bahçe tesis edilmelidir.Eğim %3 ve daha fazla ise teraslama yapılabilir. Topraktaki kireç miktarına mutlaka bakılmalı, çünkü kireç oranının %5’in üzerinde olması P, Fe gibi elementlerin alımını büyük oranda etkilemektedir. PH oranı 7’ den yüksek ise Fe, Mn, Zn noksanlığına rastlanır.Toprağın organik madde oranı da su tutma kapasitesini artırdığı için önemlidir.
BAHÇE TESİSİ Çok yıllık kültür bitkilerinin yetiştiriciliğinde gelecek 10-15 yılı kapsayan analizlere göre tesis kurulması uygundur. Bahçe kurulurken; -Toprak yapısı uygun olmalı. Çeşitlerin töleransları kirece karşı farklı olabilir.Ör.limon hassas, Rize töleranslıdır. -Arazi çukur ve don tehlikesi olmamalı. -Taban suyu 1.5 m.nin altında olmalı. -Sürekli ve hakim rüzgar varsa mutlaka rüzgar kıran tesis edilmeli. -Yüksek nispi nem olmalı,çünkü meyve kalitesi artar, usare miktarı yüksek olur.. Nemin az olması haziran-temmuz aylarında küçük meyve dökümüne neden olabilir. -Mümkünse (Özellikle kış ve ilkbahar donları yaşanan bölgelerde) bahçeler güney yamaçlara tesis edilmelidir. -Turunçgil fidanlarının dikim aralıkları,tüm çeşitler dahil taç büyüklüğüne göre değişmektedir.Limon ve altıntopların 7x7m.(20 adet/da.),Portakal ve geniş taç yapan mandarinlerin 5x5 m. veya 4x6 m.(40-42 adet/da) ,küçük taç yapan mandarinlerin ise 4x3 m.(83 adet/da.) aralıkla dikilmesi uygundur. -Bazı turunçgil çeşitlerinde kendine uyumsuzluk ve tozlayıcı gereksinimi vardır. Örneğin Minneola Tanjelo, Robinson ve Nova çeşitleri tozlayıcı istemektedir. Fremont, lee çeşidi bu amaçla kullanılabilir. -Fidanlar Sertifikalı olmalı. Virüs ve virüs benzeri hastalıklardan ari ve nematodla bulaşık olmamalıdır. -Bahçe tesis edilmeden önce yaz aylarında (temmuz,ağustos,eylül’de) dipkazan ile patlatmalıdır
TURUNÇGİLLERDE FİDAN ÜRETİMİ
Turunçgil yetiştiriciliğinde fidan temini çok önemlidir. Tüm çok yıllık kültür bitkilerinde olduğu gibi uygun olmayan arazi, anaç ve çeşit seçilirse geriye dönüşü çok zor olur. -Alınan fidanların mutlaka sertifikalı olması gerekir. -Fidanların kök ve toprak üstü organlarının sağlıklı olması gerekir. Anaç üretiminde kullanılan tohumların sağlıklı ağaçlardan alınması, bu meyvelerin yerden alınmayıp, ağaçtan toplanması gerekmektedir. Tohumlar nemlendirilmeli ve toprak altı zararlılarına ve hastalıklarına karşı ilaçlanmalıdır. Üç yapraklı anacı dışında diğer Turunçgil ağaçlarının tohumu olgun meyve içinden çıkarıldıktan hemen sonra ekilirse yüksek çimlenme oranını vermektedir. Ancak ekim genellikle İlkbaharda yapıldığı için, farklı zamanlarda olgunlaşan meyvelerden alınan tohumlar 4–7 ºC arasındaki sıcaklıklarda 8 ay depolanabilir. Alınan aşılı fidanlar kısa sert geçen ekolojilerde ilkbahar,öteki yerlerde sonbaharda dikim yapılmalıdır. Turunçgillerde dikilecek alan önce tesviye edilir, fidan yerleri belirlenir. Kare, dikdörtgen ya da üçgen dikim yapılabilir. Fidanlar 60x60 cm çapında, 40–50 cm derinliğinde bir çukur açılarak bir dikim tahtası yardımıyla dikilir. Kazık kök kesilir. Makaslar seyreltilmiş Hypo ile temizlenmelidir. Dikim çukuruna 8–10 kg ahır gübresi konulabilir. Dikim sonrasında, fidan başına 30–40 litre can suyu verilmeli, fidan iyice tutuncaya kadar 10 günde bir sulanmalıdır. Güneşten korumak amacıyla, fidan gövdeleri kireç, tutkallı saman veya bezle kapanmalıdır.
AŞI
Turunçgil yetiştiriciliğinde daha çok göz aşısı uygulanır. Kalem aşı çok önerilmez. Çöğürlerin kabuk verdiği nisan – kasım ayları arasında aşı yapılabilir. Yaklaşık 2 cm. kalınlığındaki çöğürlerin üzerine iyice pişkinleşmiş sürgünlerden alınan aşı gözleri, yerden 15 cm yükseklikten aşılanır. Aşı sonrasında çöğürlerde aşı sürmesi teşvik edilir. Göz gelişip, sürgün oluşunca bitki herekle desteklenir. Verim çağındaki ağaçlarda ise çevirme aşı yapılabilir. Çeşit değiştirmek isteniyorsa, ana dal kesilir, çıkan ince dallar temmuz ayında aşılanır. Ana dallar anaca inmeden sırayla aşılanabilir. Bu aşıyla 4–5 yıl kazanılabilir.
Turunçgillerde Bakım İşlemleri
Sulama : Turunçgiller saçak kök sistemine sahiptirler, yararlandıkları suyun bir kısmı 1 m. derinlikte bulunan sudan karşılanır. Turunçgillerin yıllık su gereksinimi 800–1200 mm arasındadır. Bu miktarın bir kısmı yağışlarda sağlanır. Bölgemizde iklime bağlı olarak 15 Mayıs – 15 Ekim arasında sulama yapılmaktadır. Başlangıçta sulama aralığı 25–30 gün arasında iken, yaz aylarında 15–20 günde bir sulanır. Düzensiz sulama, çiçek ve meyve dökülmesi ile meyve çatlamasına yol açmaktadır.
Toprak yapısına göre değişmekle birlikte;
-Fidanlarda 8-12 litre -Orta büyüklükteki ağaçlarda 40–60 litre -Tam gelişmiş ağaçlarda 100–200 litre su verilmesi gerekmektedir. Sulamanın kök gelişimi, ağacın taç gelişimi, meyve kalitesi ve verimi üzerine doğrudan etkisi vardır. Ancak aşırı su kök boğazı çürüklüğü ve kloroza sebep olur. Sulama şekillerine göre; Salma sulama olarak 600–750 mm Yağmurlama sulama olarak 500-600 mm Damla sulama olarak 300–400 mm Yıllık su verilmesi gerekir. Sulama zamanını anlamak için ağacın genel solgunluk durumuna, toprak nemine bakılır ya da tansiyometre kullanılır. Tansiyometreler ağaç gövdesinden 1,5 m uzağa, toprağın 50–60 cm derinliğine yerleştirilir. Manometre değeri yaz aylarında 50–70 cb (cantibar), ilkbahar aylarında ise 30–40 cb olduğunda sulama yapılır.
Tesviyesi iyi, eğimi % 0,2 ye kadar olan bahçelerde tava, eğimi % 0,05’e kadar olan yerlerde çanak, eğimi % 0,2–2 aralığında değişen yerlerde çizgi (karık) sulama yapılması uygundur. |